Doğan Özgüden

Doğan Özgüden

1915'in yıldönümünde ana muhalefet ne diyecek?

CHP'nin yeni lideri Özgür Özel'in geçen hafta Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde yaptığı konuşmayı gördükten sonra maalesef kötümserim. Acaba Özgür Özel, Azeri diktatörü Aliyev'i destekleme konusunda Tayyip Erdoğan ile yarışa mı girdi?

Önümüzdeki çarşamba günü ülkemiz tarihinin en karanlık sayfalarından biri olan 1915 Ermeni Soykırımı'nın 109. yıldönümü. Umarım ki, 31 Mart yerel seçimlerinde AKP-MHP'nin İslamo-faşist diktasına vurulan darbenin uzantılarından biri olarak bu kara yıldönümündeki anmalara, sandıktan oy çoğunluğunu elde ederek çıkmış olan ana muhalefet partisi CHP de katılır, dört kıtada 31 devletin resmen tanıdığı Ermeni soykırımının Türk Devleti tarafından da tanınması için parlamenter düzeyde ciddi bir çalışma başlatır...

Bu da yeterli değil... Geçtiğimiz yıla kadar TBMM'de yapılan görüşmelerde Türk silahlı kuvvetlerinin en tahrip edici silahlarla Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyinde yürüte geldiği savaşa destek veren CHP Meclis Grubu, yeni yönetimiyle, bundan böyle bu saldırgan siyasete karşı açık ve net bir tavır koyar, dahası Kafkasya'da Aliyev diktası altındaki Azerbaycan'ın Yukarı Karabağ'ı işgaline ve Ermeni ulusuna karşı ikinci bir soykırım uygulamasına verdiği destekten de vaz geçer...

Ancak partinin yeni lideri Özgür Özel'in geçen hafta Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde yaptığı konuşmayı gördükten sonra maalesef bu konuda son derece kötümserim...

Öncesi de var... Özel'in CHP Kurultayı'nda genel başkan seçilmesinden üç gün sonra Sabah gazetesinde Yavuz Donat, Kılıçdaroğlu döneminde CHP'nin Aliyev yönetimine yeteri destek vermediğini ileri sürerek "Azerbaycan... İncinmiş... Kırılmış... Üzülmüş... Öfkelenmiş... Özgür Özel'in ilgisine ve bilgisine... Partisinin Azerbaycan politikasını mutlaka revize etmeli" diye yazmıştı.

Özgür Özel de başkanlık koltuğuna oturur oturmaz Donat'ın tavsiyesine uymak üzere harekete geçmiş... 13 Kasım 2023 tarihli Sabah gazetesinde okuyorum:

"Geceydi... Saat 24.00'e yakın... Telefonum çaldı... Arayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'di. 'Yazılarınızı okudum' dedi. Azerbaycan üzerine yazdıklarımızdan söz ediyordu. 'Dost ve kardeş Azerbaycan'ı kırmışız...Yanlış yapmışız... Tamamen bizim hatamız.'

"Telafi edeceğini... Can Azerbaycan'ın gönlünü alacağını söyledi. Yeni genel başkan yeni isimlerle çalışacak. Bize bazı isimlerden söz etti. Özgür Özel'in programı... Kendi söylemiyle: 'İlk ziyareti Kıbrıs'a yapacağım...Sonra Azerbaycan'a gideceğim... Alt yapı çalışmalarına, hazırlıklara başladık.'"

AZERİ MİLLETVEKİLLERİNİN AVRUPA KONSEYİ'NDEN DIŞLANMASI

O zaman Donat'ın yazısını pek önemsememiştim. Ancak, geçen hafta Özel'in Strasbourg’daki konuşması, genel başkanı değişmiş olsa da, seçim zaferini büyük ölçüde Kürt yurttaşlara borçlu olsa da, CHP'nin o klasik milliyetçi ve devletçi siyasetinde kolay kolay ciddi bir değişiklik olmayacağını gösteriyor.

Ben buna ilk kez 70'li yılların başlarında 12 Mart cunta rejimine karşı Avrupa Konseyi'nde mücadele yürütürken Bülent Ecevit'in Türkiye'ye karşı herhangi bir yaptırım uygulanmaması için konseyin parlamenterler meclisindeki CHP milletvekillerini seferber ettiğinde tanık olmuştum.

12 Eylül 1980 darbesinden sonra da TBMM kapatıldığı halde, CHP iki milletvekilini, Turan Güneş ile Muammer Aksoy'u, Türkiye'nin Avrupa Konseyi'nden atılmasını engellemek için Strasbourg'a göndermişti. Ancak onların tüm gayretlerine rağmen Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi cunta tarafından yokedilmiş bir parlamentonun temsilcilerini adam yerine koyma komedisine 14 Mayıs 1981 tarihli kararıyla bizzat kendisi son vermişti.

Bugüne geliyorum... Türk Devleti temsilcilerinin tüm önleme gayretlerine rağmen, Azerbaycan'daki son anti-demokratik oylamada seçilmiş olan milletvekillerinin itimatnameleri Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin 24 Ocak 2024'teki oturumunda reddedildi.

Azerbaycan heyetinin itimatnamelerinin neden onaylanmaması gerektiğini Alman heyetinden milletvekili Frank Schwabe şu şekilde açıklamıştı:

1. Azerbaycan'da siyasi tutuklular var.

2. Karabağ'dan Ermeni sakinler şiddetle uzaklaştırıldı.

3. AKPM eş raportörlerinin Azerbaycan ziyareti 2023 yılında en az 3 kez gerçekleşmedi.

4. Azerbaycan, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi heyetini 7 Şubat'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimini gözlemlemeye davet etmedi.

Parlamenterler Meclisi'nin 10 milletvekilinin hayır oyuna karşı 76 oyla onayladığı dışlama kararında da şöyle deniyordu:

"Avrupa Konseyi'ne katıldıktan 20 yıl sonra Azerbaycan'ın örgüt üyeliğinden kaynaklanan önemli taahhütleri yerine getirmemiş olmasından üzüntü duyulmaktadır. Çok sayıda kararın da gösterdiği gibi, yargının bağımsızlığı ve insan haklarına saygı konusunda çok ciddi endişeler devam etmektedir. Ayrıca, rapor edilen 'siyasi mahkum' vakalarından ve Abzas medya kuruluşundan bağımsız gazetecilerin yakın zamanda tutuklanmasından da görüldüğü gibi artan ifade özgürlüğü ihlallerinden de endişe duyulmaktadır."

Kararda ayrıca Dağlık Karabağ'daki insani duruma ilişkin kararların uygulanmamasından ve gerçekleştirilen askeri operasyonlardan endişe duyduğu belirtiliyor, geçen yılın eylül ayında yüz binin üzerinde Ermeni'nin bölgeyi terk etmesiyle sonuçlanan sürece dikkat çekiliyordu

CHP LİDERİNİN AVRUPA KONSEYİ'NDE AZERBAYCAN'I SAVUNMASI

Azerbaycan milletvekillerinin dışlandığı toplantıda DEM Parti Milletvekili Berdan Öztürk "Evet", AKP'li 9 milletvekili "Hayır" oyu verirken CHP'li milletvekillerinin hiçbiri oylamaya katılmamıştı.

Herhalde başkan olduktan sonra Yavuz Donat'a verdiği söze uygun olarak, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in yeni dönemde Strasbourg'a gelişinde yaptığı ilk iş hem özel temaslarında, hem de parlamento kürsüsünde Azeri milletvekillerinin tekrar Parlamenterler Meclisi'ne katılmasını sağlamak için çalışmak oldu.

Parlamenterler Meclisi'nde yaptığı konuşmada, Türk Devleti'nin Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'de yaptığı ölüm yağdırıcı operasyonlara, Azerbaycan ve Türkiye silahlı kuvvetlerinin Kafkasya'daki ortak işgal ve cankırımı operasyonuna tek kelimeyle dahi değinmeyen Özel, Aliyev rejiminin Avrupa Konseyi'nde temsili konusunda şöyle diyordu:

"Geçtiğimiz dönemde Azerbaycan ile aramızda yaşanan oylamasına dahil olmadığımız ama doğurduğu sonuçlar açısından da üzüntü duyduğumuz sürecin hızla onarılması gerektiğini düşünüyorum. Konseyin ortak değerlerinin sonuna kadar savunucusuyuz. Ancak Azerbaycan ile yaşanan süreç bugüne kadar verdiği sonuçlar açısından her iki taraf açısından da öğreticidir. Bundan sonra ilişkilerin yeniden tesisi noktasında üzerimize düşecek her türlü katkıyı yapmak üzere bizim için çok önemli bir ülke olan Azerbaycan ile konsey arasında her türlü sorumluluğu almaya hazır olduğumuzu da ifade etmek isterim.”

Evet, CHP'nin yeni lideri başkanlık koltuğuna oturduktan sonra Sabah gazetesinden Yavuz Donat'a "Dost ve kardeş Azerbaycan'ı kırmışız...Yanlış yapmışız... Tamamen bizim hatamız..." diyerek verdiği "Can Azerbaycan'ın gönlünü alma" sözünü yerine getirmeye başlamış bulunuyor.

İki gün sonra 1915 Ermeni Soykırımı'nın 109. yıldönümü...

Bekliyoruz... Bu soykırım ve de günümüzde Yukarı Karabağ Ermeni'lerinin Azeri ve Türk silahlı kuvvetlerinin ortak operasyonu ile katledilmesi, yerlerinden yurtlarından edilmesi konularında neler diyecek?


Doğan Özgüden: 1952’den itibaren İzmir’de Ege Güneşi, Sabah Postası, Milliyet, Öncü gazetelerinde çalıştı, 60’larda İstanbul’da Gece Postası ve Akşam Gazetesi genel yayın yönetmenliği yaptı. 1967’den itibaren eşi İnci Tuğsavul, Yaşar Kemal ve Fethi Naci ile birlikte sosyalist Ant Dergisi’ni yayınladı. Gazeteciler Sendikası, Gazeteciler Cemiyeti, Basın Şeref Divanı ve Türkiye İşçi Partisi yönetimlerinde bulundu. 12 Mart 1971 darbesinden sonra Türkiye’den ayrılarak yurt dışında Demokratik Direniş Örgütü, İnfo-Türk Haber Ajansı ve Güneş Atölyeleri, 12 Eylül 1980 darbesinden sonra Demokrasi İçin Birlik örgütü kurucuları arasında yer aldı. Evren Cuntası tarafından 1982’de eşiyle birlikte Türk vatandaşlığından çıkartıldı. 12 Mart rejimine karşı Türkiye Dosyası, 12 Eylül rejimine karşı Kara Kitap adlı İngilizce, Türkiye’deki ve sürgündeki yaşamını ve mücadelelerini anlatan iki ciltlik “Vatansız” Gazeteci ve beş ciltlik Sürgün Yazıları adlı Türkçe ve Fransızca kitapları bulunuyor. Kurulduğu tarihten beri Artı Gerçek'e yazıyor. (https://www.info-turk.be/ozguden-tugsavul-T.htm)

Önceki ve Sonraki Yazılar
Doğan Özgüden Arşivi