'Bu görevlendirme CHP halka inemez diyenlere cevap'

'Bu görevlendirme CHP halka inemez diyenlere cevap'
Kılıçdaroğlu'nun 'CHP'yi varoşlarda yaşayanlara anlatmak'la görevlendirerek Genel Başkan Danışmanı yaptığı Nuray Çepni, Artı Gerçek’e konuştu.

Erdal İMREK


ARTI GERÇEK- CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 'parti politikalarını varoşlarda yaşayanlara anlatmak' göreviyle Genel Başkan Danışmanlığı'na getirdiği Nuray Çepni gündemde geniş yer buldu. Artı Gerçek’e konuşan Çepni, "Kapı kapı dolaşarak varoşlarda yaşayan insanların dertleriyle dertleneceğiz" dedi. Çepni, CHP’nin 'elitlerin partisi olduğu' eleştirisine katılmadığını, türbanı üzerinden yürütülen tartışmanın ise Kılıçdaroğlu’nu yıpratmak için yapıldığını söyledi.

Uzun zamandır 'elitlerin partisi' ve 'varoşlardan koptu' eleştirileri yöneltilen CHP'nin 'varoşlara ulaşmak' vurgusuyla Genel Başkan Danışmanlığı görevine getirdiği Nuray Çepni 2012'de CHP İstanbul Kadın Kolları Başkanlığı'na aday olmuş ancak daha sonra 'gördüğü baskı nedeniyle' adaylıktan çekildiğini açıklamıştı. Çepni'nin bu olaydan 5 yıl sonra Genel Başkan Danışmanlığı görevine getirilmesi, hem 'parti politikalarını varoşlarda yaşayanlara anlatmak’' vurgusu hem de türbanı nedeniyle özellikle sosyal medyada tartışma konusu oldu.

'TÜRBAN TARTIŞMASINA ŞAŞIRIYORUM'

Yeni görevine ilişkin konuştuğumuz Nuray Çepni, göreve getirilmesinin ardından çok olumlu tepkiler aldığını belirterek, konunun kamuoyunda 'Kılıçdaroğlu’na türbanlı danışman' olarak lanse edilmesine ise şaşırdığını söyledi. "CHP'de türbanlı birinin bulunması ilk değil" diyen Çepni, "Ben başörtülü bir kadın olarak yıllardan beri CHP'de siyaset yapıyorum. Bunda anormal bir durum yok. Partide başörtüm bir sorun olsaydı yıllarca yöneticilik yapmazdım, milletvekili adayı olamazdım" dedi.

'TÜRBANIMI TARTIŞANLARIN DERDİ KILIÇDAROĞLU'NU YIPRATMAK'

Türbanıyla ilgili tartışmayı iyi niyetli bulmadığını belirten Çepni, "Biz türbanı, başörtüsünü siyasi malzeme olarak kullanmadığımız için konu böyle tartışılıyor. Partimizde böyle bir sorun yok. Bugün benim türbanım üzerinden tartışma yürütenlerin amacı Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu yıpratmak istemelerindendir" dedi.

'VAROŞLARDA YAŞAYANLARIN DERTLERİYLE DERTLENECEĞİZ'

Genel Başkan Danışmanlığı’na getirildiği belirtilen görev yazısındaki 'CHP'nin politikalarını ve projelerini kentlerin varoşlarında yaşayan yurttaşlarımıza anlatmak' vurgusunu hatırlatarak, 'CHP'yi varoşlara nasıl anlatacaksınız' diye sorduğumuz Çepni, "Genel başkanımız böyle bir takdir buyurmuş. Biz insanlar arasında bir ayrım yapmıyoruz. Bizim gözümüzde herkes eşit. CHP zaten sosyal demokrat bir parti. Biz her zaman varoşlarda yaşayan halkımızla birlikteyiz zaten. İnsanlarımızla bir araya geleceğiz, herkesin kapısını çalacağız, kapı kapı gezeceğiz, herkesi kucaklayacağız. Ama tabi önceliğimiz oralarda yaşayan insanların dertleriyle dertlenmek olacak. Yapacaklarımızı, çalışmalarımızdan izleyerek görecek herkes. Görevimizi en iyi şekilde yerine getireceğiz" şeklinde konuştu.

'CHP'NİN ELİTLERİN PARTİSİ OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM'

CHP'nin 'elitlerin partisi' olduğu, 'varoşları kaybettiği' eleştirisine ilişkin ise Çepni, "CHP’nin elitlerin partisi olduğunu düşünmüyorum. Eğer öyle olsa Nuray Çepni'nin bu partide yönetici olma, milletvekili adayı olma, genel başkan yardımcısı olma şansı da olmazdı. CHP halkın partisidir, bu ülkenin kurucu partisidir. Ama uzun süredir iktidar olma şansı bulamamış olmamız nedeniyle insanlarda belki böyle bir görüş oluşmuş olabilir" dedi.

'BU GÖREVE GETİRİLMEM CHP HALKA İNEMEZ PROPAGANDASINA CEVAP'

Çepni, "CHP bir tek kıyılarda var, deniz kenarlarında var, CHP halka inemez şeklinde bir propaganda var. Benim bu göreve getirilmem, genel başkanımızın 'parti politikalarını ve projelerini kentlerin varoşlarında anlatmak' şeklindeki vurgusu bu propagandaya karşı da bir cevap olarak tercih edilmiş olabilir" dedi.

'ADAYLIKTAN ÇEKİLMEME NEDEN OLAN BASKI BAŞÖRTÜMLE İLGİLİ DEĞİLDİ'

2012 yılında CHP İstanbul Kadın Kolları Başkanlığı'na aday olan Nuray Çepni, daha sonra 'CHP İstanbul İl Başkanlığının baskıcı ve taraflı tutumu bu yarıştan çekilmeme neden olmuştur' şeklinde bir açıklama yaparak, adaylıktan çekilmişti. O dönem nasıl bir baskı gördüğünü sorduğumuz Çepni'nin yanıtı şöyle: "Bütün siyasi partilerde yaşanan şeylerdi onlar. Bir seçim döneminde parti içi çekişmeydi. Kişiliğime, kimliğime, başörtüme yönelik bir baskı değildi kesinlikle. Ben ondan sonra da parti içinde yer aldım ve bir baskı yaşamadım ve bugüne kadar geldim. Tamamen parti içi yarışla ilgili, kimliğimle, inancımla ilgisi olmayan bir şeydi."

Öne Çıkanlar